Aslında ilk kar yaklaşık 20 gün önce düşmüştü ama bize o kar da dolaşmak nasip olmamıştı.
Cumartesi öğlen başladı, yağış fazla olmayınca pekte tutmadı, yerler buz pisti.
Köyün girişinde çoban köpekleri karşıladı diğerleri uzaklaştı fakat bu asi biraz dikleniyor.
Tarlanın kuruma ihitmali yok gibi, tüm çukurlar su içinde, cevizler bahçede gömülü bekliyoruz bakalım, İnşallah güzel bir vakit oluşurda dikeriz.
Kovanlar kar altında.
Bugün asıl amacım varroa için son kez yapılacak olan oksalik asiti damlatma metodu ile arılarıma uygulamaktı.
Arılar çıtaların altına yakın salkıma tutunmuşlar, görmek için iyice yaklaşmak gerekiyor.
Kapakları açınca yukarıya doğru genişlediler.
-4 c hava sıcaklığı ve hızlıca işimi bitirip kovanları kapattım.
Çevrede av için dolaştık.
O kadar dolaşmaya rağmen tilki ve sansar izleri haricinde bir tek domuz izi vardı o da çok aşağılara indiğinden köpeği geri çağırdım.
Dere boyunca sis kalkıyor.
Çobanlar neredeyse tüm genç meşeleri bu şekilde; yazın keserek yapraklarını, hayvanlarının yemesini sağlıyorlar, gerçi o yaprakların çoğu hala dalların üzerinde olsa da bundan vazgeçirmek ne mümkün.
Ahlat ağacı benim bildiğim 200 senelik var.
Bu ağaçlardan köyde bir kaç tane daha var ve ne hikmetse hepside avcıların bek yeridir. Köpeğin önünden kaçan tavşanlar mutlaka geçerler.
Bahar için hazılardığım yarım ballıklar daha işleri bitmedi.
Aşure tatlısı. :)
Herşey gönlünüzce olsun. Kayıpsız bir kış geçirmemiz temennisi ile.